İBB:0 FENERBAHÇE:1 Maç sonu yazısı -1

27 Kasım, 2010

Maçtan yaklaşık 11 saat önce ''Bu gün kazanacağız'' diye bir yazı yazdım. Belediye, Trabzonspor ile beraber ligdeki en formda takımlardan biri.  Böyle bir şey yazmak pek çok risk içeriyordu. Ama taraftarca bir inaçla yazdım. Ve kazandık. O kadar mutlu değilim.  Buca maçındaki coşkudan mutluluktan eser yok. Ben taraftarım. Takımıma karşı genellikle çok olumlu yaklaşırım. Çabucak umutlandırabilir, mutlu edebilir beni Fenerbahçe. Ama bu akşam çok zorlu bir maçı kazandığımız halde, o kadar mutlu değilim. Takımımızda oturması ve gelişmesi gereken çok şey var. Oyuncularımızın bazılarının maç performanslarını kestirmek mümkün değil. Ama burası Fenerbahçe. Bu takımda forma giymek böyle ucuz değil. Fenerbahçeli oyuncu sahada oldumu, o hafta ne vereceğini kestirebilmeliyiz. Bir alt limiti olmalı, o alt limit bir hayli yukarıda olmalı ve onu sahada olduğu sürece vermeli.
Alex.
Geçen hafta harikalar yaratan kaptanımız, biraz sertleşen bir  maçta yine oldukça etkisiz. Çok az topla buluşuyor ve çok durağan. Neyseki gol noktalarındaki tecrübesini ve gücünü bu gece bize gösterdi. Ancak orta saha ile forvet arasında, top almalı, mesafe kat etmeli ve etkili paslar dağıtmalı. Rakip yarı alanın orta ilerilerinde Niang'ı çok yalnız bıraktı.
Niang.
Maç boyu çok arzulu ama yeterince güçlü değildi. Daha da kötüsü güçsüzlüğü ve kötü oyunu moralini bozdu.  Niang'ın sahadaki mutsuzluğu ileriki maçlar için önemli bir risk. Bu günkü kötü performansı ile bile, takımın ofans alanında en çok sorumluluk alan oyuncusu.
Gökay.
Bu gece aldığımız 3 puanın 1'ini rahatlıkla Gökay'a yazarım. Maç boyu arı gibi çalıştı. Taktiksel görevini tam olark kavramış. Kapasitesini çok iyi biliyor. Oyunun her dakikasında istikrarlı bir katkı verdi.
Bu gece çok umut verdi.
Cristian.
Fenerbahçe taraftarına barışmak için elini uzattı. 3 puanın 1'ini de rahatlıkla ona veririm. Gökay ve Mehmet Topuz'la beraber, Fenerbahçe'yi geçen seneki sertliğine taşıdı. Goldeki katkısı çok yüksekti.
Maçla ilgili detaylı bir yazıyı, maçı sindirince yine yazmak istiyorum.  Bu akşam için son sözüm şu;
Artık daha zorlu rakipler karşısında da, ofansif etkinliğimizi korumalıyız. İlerde tutamadığımız toplar sonunda kendi kalemizin önünde tehlike oluşturuyor. Atamadığımız goller, sonunda kalemizde gol oluyor.

Not: Değerli okuyucu lütfen yandaki anketi doldur. Blog yazarı okuyucuların maç ve oyuncular hakkındaki görüşlerini çok merak ediyor.

0 yorum:

Yorum Gönder

 
 
 

İzleyiciler