Aykut Kocaman dün basına yaptığı açıklamalarda, Dia ve Stoch'un defansif katkılarının yetersiz olduğunu söyledi. Bu tenha ve iddiasız blogta yazılmış bazı yazıların içinde aynı ifadeyi bende kullandım. Ama bence Aykut Kocaman açıklamasını genişletmeli ve takımda defansif ödevlerini yapmayan diğer oyunculardan da bahsetmeliydi. Ya da mümkünse bu konuyu basınla konuşmamalı ve futbolcularla yaptığı antremanlarda halletmeliydi. Bu konuda bir soru sorulursa da cevabı, takıma genişleterek vermeli idi. Açıklık ve dürüstlüğe karşı sansür istemek hiç hoş gözükmeyebilir. Ama ne yazık ki bu konuda takımımızda büyük bir hassasiyet var. Çünkü takımımızın kaptanı, takımımızın oyununa, gole yakın anlar hariç hiç katkı yapmıyor. Defansif manada Stoch ve Dia'nın yarısı kadar katkı yapmaz iken, oyunun olgunlaşması gereken anlarda da hemen hiç top almıyor ve alırsada çok tenkit edilen Cristian gibi yana ve geriye oynuyor. Ön alanda ise aldığı topların %70 ini kaybediyor. Ancak eşsiz klası ile rakip takımın savunma direncenin düştüğü anlarda sonucu değiştiricek hareketleri yapıyor. Yani ya gol atıyor, ya attırıyor. Yani meşhur deyim. İki ucu ........ değnek.
Alex kahramanımız. Biz taraftarız, yıllardır attığı gollerle sevindik. Ama bu takıma dışarıdan gelen ve yeni katılanlar için durum şu: Takımda bir adam var. Hemen hiç koşmuyor. Hemen hiç risk ve insayatif almıyor.Topla çok az buluşuyor ve buluştuğu zamanda çok rahat bir gol pozisyonuna ulaşmayacaksa geriye veya yana oynuyor. Takım için hayati önem taşıyan maçlarda, (Young Boys, Paok) çok kötü oynadı. Sadece kolay ve rakipin çözüldüğü maçlarda, yada maçların böyle anlarında ortaya çıkıyor. Hoca onu oynatmadığı zaman büyük baskı görüyor. Vatandaşları kardroya alınmayınca hoca ya baskı yapmaya çalışıyor. Adam dokunulmaz. Ancak biz defansa yardıma gitmiyoruz diye basın önünde eleştiriliyoruz. Peki biz kimiz. Kendi ulusal takımlarında direk oynayan, geldikleri liglerde süper performanslar göstermiş çok genç ve yetenekli oyuncularız.
Kafanızda yıllara dayanan formatları atın. Stoch ve Dia kendilerine haksızlık edildiğini düşünüyorlardır yada düşünebilirler. Ve ne yazıkki haklılar. Oyunculara geçmişte yaptıkları hizmetler için sevgi ve saygı gösterebiliriz. Ama takım içinde ki roller form ve yeteneğe göre dağıtılmalı. Yoksa adalet duygusu kalmaz. Adelet duygusu kalmaz ise liderlik kalmaz. Aykut Kocaman çok ağır bir sınav veriyor. Oyuncularının vizyonu ve profesyonel terbiyesi umarım ona yardımcı olur. Ayrıca şansa da ihtiyacı var.
Son söz:Fenerbahçe üst düzey futbol oynayabilicek ekonomik ve geleneksel kaynaklara sahip. Ancak camianın, oyuncuların ve takımın mental limitlerini aşmakta güçlük çekiyor.
Hiç istemiyorum ama yine Alex yazısı oldu.
08 Ekim, 2010
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
Değerli okuyucular,
Eğer yanlışlıkla burda iseniz lütfen yorumlarınızı esirgemeyin.
Ve hemen her gün kayıt olan bu blogda dilerim tekrar görüşürüz.
Yorum Gönder