''Gürcan Bilgiç'in, Alex hakkında Önder Özen'in görüşleri üzerine değerlendirmesi''

29 Eylül, 2010


"...Hafta içindeki Sabah Gazetesi Spor sayfalarında Alex değerlendirildi. Şimdi Bugsaş'ın teknik direktörü olan ama Alex ile birlikte beş sezon geçiren Önder Özen'in ilginç bir yaklaşımı vardı. Özen, Alex'in maç sonuna kadar oyunda tutulması gerektiğine inanıyor ve "Çünkü son bölümlerde fizik gücü rakiple aynı seviyeye geliyor ve daha etkili oynuyor" diyordu. Kasımpaşa karşısında, Alex'in tabelaya etki ettiği dakikalara baktığımda bunu hatırladım. Futbolun asla bizim seyrettiğimiz gibi olmadığını bir kez daha anlayarak, bu işin profesyonellerinin detaylarda yakaladıklarına bir kez daha saygı duydum."

Gürcan Bilgiç  - FOTOMAÇ   

Bütün bunlara birde şu şekilde bakalım. Eğer Alex'in fizik gücü maçın ancak son dakikalarında rakiple aynı seviyeye geliyor ise, o ana kadar fiziksel güç olarak takıma zarar verdiği anlaşılıyor.
Peki bu şartlarda  Alex'i son 20 dakika oyuna almak daha iyi bir yöntem olabilir mi?
Ya da Alex, takımını fiziksel mücadele açısından eksik bıraksa bile, oyuna yapabileceği teknik katkılar yarattığı eksiklikten daha mı fazladır?
Yada, oyuna Alex yerine Özer veya Stoch veya Semih ile başlansa, bu oyuncuların teknik ve fiziksel katkıları Alex'ten daha fazla olurmu/olmazmı? 
EY YOLUNU ŞAŞIRMIŞ OKUR EĞER BURDA İSEN YUKARIDA Kİ KONULARDA Kİ GÖRÜŞÜNÜ PAYLAMANI ISRARLA RİCA EDERİM...,
Sevgiler.
Sıradan biri

3 yorum:

Supernaut dedi ki...

"Peki bu şartlarda Alex'i son 20 dakika oyuna almak daha iyi bir yöntem olabilir mi?"

Aman dostum neler diyorsun, mazallah futboldan çok iyi (!) anlayan bazı Alex saplantılı taraftarlarımız taşlar valla seni.

Alex, Fenerbahçe'ye ve tartışmaya açık da olsa Türkiye'ye gelen en iyi yabancıdır, saygı ve sevgiyi sonuna kadar hakeder ve bu kulübün bir DEĞER'idir...
Fakat tamam arkadaş, yaş 33.. Git bir memleketine, özlet kendini, teknik direktör olarak gene gel ne bileyim. Ama şu futbolunla tüm istatistiklerini de rezil ediyorsun. Özellikle bu sezon yanlış pas atmalar da başladı ki hiç görmedim ben onun ayağından bugüne kadar !

Bu sezon son sezonu zaten, hayırlısıyla kulüp ikiye bölünmeden bir atlatsak, daha da birşey istemem, zaten mezarcı medya fırsat kolluyor, Emre-Alex , Aykut-Alex, o mu bu mu, gruplaşmalar filan falan... Aman diyelim oyuna gelmemeli, top oynamalı.

Okan Akan dedi ki...

Alex konusu baymaya başladı herkes gibi beni de.

Konuştuğumuz takım Fenerbahçe. En verimli yabancılarından biri de olsa Alex, baki olan klüplerdir,Pier, Anelka, Okocha değil.

Yazıda alex'in bayrağı, pier'den aldığını, pier'in usulca yardımcı role çekildiğini söylemişsin. pier, alex kadar katkısı olmasa da, yazıya konu olan meselede, kendi kale çizgisinden top çıkaracak kadar yırtınarak, fiziksel olarak tüm gücünü takıma katarak oynardı.

Zaten o yüzden Pier hala içimizi ısıtan bir isim.

Sanırım aynısını Alex'ten de beklemek hakkımız. Kenarda oturan teknik direktör, ülkede oyuncu-menajer olarak çalışmış az sayıdaki kişilerden. Kendisini yedek bırakıp takım kurabilecek kadar egosunu törpüleyebilen biri. alex de, bunca futbol görgüsü, karakterli yapısıyla, zico'ya yardım ettiğinin yarısı kadar yardımcı olsa Aykut hoca'ya eminim bu sancılı süreç yok olur giderdi.

Yan rollere boyun eğmeden, başrolle ayrılmak istiyorsa, tren kaçtı artık. Pier gibi taraftarın tümünde güzel duygular uyandırarak gitmesi herkes için en makul yol.

Alex'2in ikinci yarılarda girmesi aslında savunma ve yerleşimde yaşadığımız pek çok soruna çözüm bulacak dengeli kadro0larla maçlara başlamamıza imkan tanır.

Aykut hoca, süreç dahilinde bunu gerçekleştirecektir.

not: blogunu ve iddiasız bir biçimde konuları tartışma yaklaşımını sevdim. İzlemeyi sürdüreceğim.

Sıradanbirblog dedi ki...

Sevgili arkadşlar
Bloga yaptığınız katkılar için teşekkür ederim. Alex ile ilgili görüşlerimi zenginleştiricek argümanlarda eklemişsiniz. Sizin gibi arkadaşların katkısı ve görüşlerinide dikkate alınca bu bloga bir şeyler yazmak daha eğlenceli geliyor.

Yorum Gönder

 
 
 

İzleyiciler