Andre Santos (Fenerbahçe), Marcello (Real Madrid), Maxwell(Barcelona)
30 Eylül, 2010Andre Santos, Marcello ve Maxwell
Tüm blog oyuncuları bu değerli futbolcuları tanırlar. Hangi klüblerde oynadıklarını bilirler.
Aslında son iki yılda iki ayrı teknik adam tarafından Brezilya milli takımına en çok davet edilen sol kanat savunucusunun Andre Santos olduğunu da bilirler.
Andre Santos Dunga'nın da birinci tercihiydi. Geçen yılki formsuzluğuyla son anda formayı kaybetti.
Sözün özü şu ki; şu an ülkemizde futbol oynadığı halde Barcelona veya Real Madrid forması giyse muhtemelen ilk 11 oynayabilicek tek oyuncu Andre Santos olduğu halde, ülkemiz spor kamuoyundan saygı görmüyor.
Saygıya layık bir performans sergilemediğini düşünenlere katılsam da, oyuncuncunun teknik yeteneklerinin de değer görmediğini spor kamuoyunu dikkatli izleyenler bilir. O halde herkes şu da bilinmeli, bir insana saygı göstermezseniz, oda size saygı göstermez. Ve saçma sapan tweetler atar ve saçma sapan oyunlar oynar. Ey Türk futbol kamuoyu; kibirinizi ve klişelerinizi terk edin. Siz kendinizi geliştiremezseniz, sizin bir parçanız olan klübler de sizinle aynı seviyede kalacaktır. Sevgiler ve mutluluklar.
''Gürcan Bilgiç'in, Alex hakkında Önder Özen'in görüşleri üzerine değerlendirmesi''
29 Eylül, 2010"...Hafta içindeki Sabah Gazetesi Spor sayfalarında Alex değerlendirildi. Şimdi Bugsaş'ın teknik direktörü olan ama Alex ile birlikte beş sezon geçiren Önder Özen'in ilginç bir yaklaşımı vardı. Özen, Alex'in maç sonuna kadar oyunda tutulması gerektiğine inanıyor ve "Çünkü son bölümlerde fizik gücü rakiple aynı seviyeye geliyor ve daha etkili oynuyor" diyordu. Kasımpaşa karşısında, Alex'in tabelaya etki ettiği dakikalara baktığımda bunu hatırladım. Futbolun asla bizim seyrettiğimiz gibi olmadığını bir kez daha anlayarak, bu işin profesyonellerinin detaylarda yakaladıklarına bir kez daha saygı duydum."
Gürcan Bilgiç - FOTOMAÇ
Selçuk Şahin
Selçuk Şahin'i, Fenerbahçe'ye sportif katkısı dışında tüm Fenerbahçeliler sever. İstanbulspor'dan ne zaman geldiğini bir çoğumuz unuttuk. Uzun yıllar görev aldığı Fenerbahçemizde her zaman elinden gelenin en iyisini yapmaya gayret etti. Mesleğine, takımına, arkadaşlarına, rakiplerine, hocalarına her zaman saygılıydı. Kişisel olarak her zaman takımının bir parçası oldu. Hiç bir Fenerbahçeli Selçuk'un takımına hizmet etmek için gösterdiği çabayı görmezden gelmez. Ancak bu kadar yılda, takıma değer kattığı belki 10 maç var, belki daha az.
Modern futbolda en çok pres gören mevkide oynuyor. Buna rağmen topu çok yavaş kontrol altına alıyor. Vücudunu kullanarak topu saklama özelliği çok düşük, hatta yok. Topla mesafe katetmesi çok yavaş. Şutları çok zayıf. Duran toplardaki etkisi ve defansif konsantrasyonu dışında bu mevkide oynaması için gerekli teknik özelliklere sahip değil. Eğer bu özelliklere sahipse de, Fenerbahçe forması ile bunları sahada yeterince gösteremediği açık.
Fenerbahçe taraftarları bu bölgede, markaj altında olduğu halde, vücudu ile rakibini engelleyerek
top alabilen, topu iyi saklayan ve orta alanda topla veya pasla hızla mesafe kat eden oyucuları hak
ediyor. Teknik direktörümüzden gerekli planlamayı yapmasını, kadrodan veya dışarıdan bu oyuncuyu çıkarmasını bekliyoruz.
Bu pozisyondaki verimli bir oyucu takımdaki diğer 9 oyuncunun verimini en az yüzde 10 arttırır.